"Onu ilk mart ayında gördüm. Yolun diğer tarafından fark ettim karşıdan geldiğini, pervasızca ilerliyordu. Süet çizmeleri, bacaklarını zar zor örten peluş montu ile dikkatleri çekiyordu. Başı önde kendisine doğru ilerleyen orta yaşlı adamı görünce montunun önünü açtı. Kalçalarını örtmeye yetmeyen kısa elbisesi ve sutyensiz göğüslerinin sertleşmiş uçları ile kaldırımdaki erkeklerin önünde bir tanrıça edasıyla beliriverdi.
Güzelliğinin farkındaydı. Kendisine bakan erkek ve kadınların hemen hepsi onu gözleriyle soyarken, o, karşı kaldırıma bana baktı. Gözlerime..."